İNSAN HAKLARI VE TEMEL ÖZGÜRLÜKLERİ
KORUMAYA DAİR AVRUPA SÖZLEŞMESİ
(11 nolu Protokol ile Değiştirilmiş Metin)
Sözleşme 4 Kasım 1950'de Roma'da imzalanmış ve 59. maddeye uygun
olarak 3 Eylül 1953 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türkiye Sözleşme'yi 4
Kasım 1950 tarihinde imzalamış ve 10 Mart 1954 tarihinde ihtirazi
kayıtla onaylamıştır. 6366 Sayılı Onay Kanunu 19 Mart 1954 gün ve 8662
Sayılı Resmi Gazete'de yayınlanmıştır. Türkiye'nin ihtirazi kaydı şöyledir:
"İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Koruma Sözleşmesine Ek
Protokolün ikinci maddesi 3 Mart 1924 tarihi ve 430 sayılı Tevhidi
Tedrisat Kanununun hükümlerini ihlal etmez."
Sözleşmeyi yeniden düzenleyen 11 Numaralı Protokol 11 Mayıs 1994
tarihinde imzaya açılmış ve 4. maddeye uygun olarak 1 Kasım 1998
tarihinde yürürlüğe girmiştir. Türkiye 11 Numaralı Ek Protokolü 11 Mayıs
1994 tarihinde imzalamış ve 14 Mayıs 1997 tarihinde onaylamıştır. 4255
Sayılı Onay Kanunu 22 Mayıs 1997 gün ve 22996 Sayılı Resmi Gazete'de
yayınlanmıştır.
Aşağıda imzası bulunan Avrupa Konseyi üyesi hükümetler,
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 10 Aralık 1948’de ilan
edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’ni, bu Bildiri’nin, metninde
açıklanan hakların her yerde ve etkin olarak tanınmasını ve uygulanmasını
sağlamayı hedef aldığını,
Avrupa Konseyi’nin amacının, üyeleri arasında daha sıkı bir birlik
kurmak olduğunu ve insan hakları ile temel özgürlüklerinin korunması ve
geliştirilmesinin bu amaca ulaşma yollarından birini oluşturduğunu göz
önüne alarak,
Dünyada barış ve adaletin asıl temelini oluşturan ve sağlanıp
korunabilmesi, herşeyden önce, bir yandan da insan hakları konusunda
ortak bir anlayış ve ortaklaşa saygı esasına bağlı olan bu temel
333 İnsan Hakları ve Ana Hürriyetlerin Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi
özgürlüklere derin inançlarını bir daha tekrarlayarak,
Aynı inancı taşıyan ve siyasal gelenekler, idealler, özgürlüklere saygı
ve hukukun üstünlüğü konularında ortak bir mirası paylaşan Avrupa
devletlerinin hükümetleri sıfatıyla, Evrensel Bildiri’de yer alan bazı
hakların ortak güvenceye bağlanmasını sağlama yolunda ilk adımları
atmayı kararlaştırarak; aşağıdaki hususlarda anlaşmışlardır:
Madde 1 - İnsan haklarına saygı yükümlülüğü
Yüksek Sözleşmeci Taraflar, kendi yetki alanları içinde bulunan herkese
bu Sözleşme’nin birinci bölümünde açıklanan hak ve özgürlükleri tanırlar.
Bölüm I - Haklar ve özgürlükler
Madde 2 - Yaşam hakkı
1. Herkesin yaşam hakkı yasanın koruması altındadır. Yasanın ölüm
cezası ile cezalandırdığı bir suçtan dolayı hakkında mahkemece
hükmedilen bu cezanın yerine getirilmesi dışında hiç kimse kasten
öldürülemez.
2. Öldürme, aşağıdaki durumlardan birinde kuvvete başvurmanın kesin
zorunluluk haline gelmesi sonucunda meydana gelmişse, bu maddenin
ihlali suretiyle yapılmış sayılmaz:
a) Bir kimsenin yasadışı şiddete karşı korunması için;
b) Usulüne uygun olarak yakalamak için veya usulüne uygun olarak
tutuklu bulunan bir kişinin kaçmasını önlemek için;
c) Ayaklanma veya isyanın, yasaya uygun olarak bastırılması için.
Madde 3 - İşkence yasağı
Hiç kimse işkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya işlemlere
tabi tutulamaz.
Madde 4 - Kölelik ve zorla çalıştırma yasağı
1. Hiç kimse köle ve kul halinde tutulamaz.
2. Hiç kimse zorla çalıştırılamaz ve zorunlu çalışmaya tabi tutulamaz.
3. Aşağıdaki haller bu maddede sözü geçen “zorla çalıştırma veya
zorunlu çalışma”dan sayılmazlar:
a) Bu Sözleşme’nin 5. maddesinde öngörülen koşullar altında tutuklu
bulunan kimseden tutukluluğu veya şartlı salıverilmesi sürecince olağan
olarak yapılması istenen çalışma;
b) Askeri nitelikte bir hizmet veya inançları gereğince askerlik görevini
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu 334
yapmaktan kaçınan kimselerin durumunu meşru sayan ülkelerde bu inanca
sahip kimselere zorunlu askerlik yerine gördürülecek başka bir hizmet;
c) Toplumun hayat veya refahını tehdit eden kriz ve afet hallerinde
istenecek her hizmet;
d) Normal yurttaşlık yükümlülükleri kapsamına giren her türlü çalışma
veya hizmet.
Madde 5 - Özgürlük ve güvenlik hakkı
1. Herkesin kişi özgürlüğüne ve güvenliğine hakkı vardır. Aşağıda
belirtilen haller ve yasada belirlenen yollar dışında hiç kimse
özgürlüğünden yoksun bırakılamaz.
a) Kişinin yetkili mahkeme tarafından mahkum edilmesi üzerine
usulüne uygun olarak hapsedilmesi;
b) Bir mahkeme tarafından, yasaya uygun olarak, verilen bir karara
riayetsizlikten dolayı veya yasanın koyduğu bir yükümlülüğün yerine
getirilmesini sağlamak için usulüne uygun olarak yakalanması veya tutulu
durumda bulundurulması;
c) Bir suç işlediği hakkında geçerli şüphe bulunan veya suç işlemesine
ya da suçu işledikten sonra kaçmasına engel olmak zorunluluğu inancını
doğuran makul nedenlerin bulunması dolayısıyla, bir kimsenin yetkili
merci önüne çıkarılmak üzere yakalanması ve tutulu durumda
bulundurulması;
d) Bir küçüğün gözetim altında eğitimi için usulüne uygun olarak
verilmiş bir karar gereği tutulu durumda bulundurulması veya kendisinin
yetkili merci önüne çıkarılması için usulüne uygun olarak tutulu durumda
bulundurulması;
e) Bulaşıcı hastalık yayabilecek bir kimsenin, bir akıl hastasının, bir
alkoliğin, uyuşturucu madde bağımlısı bir kişinin veya bir serserinin
usulüne uygun olarak tutulu durumda bulundurulması;
f) Bir kişinin usulüne aykırı surette ülkeye girmekten alıkonmasını
veya kendisi hakkında sınırdışı etme ya da geriverme işleminin
yürütülmekte olması nedeniyle usulüne uygun olarak yakalanması veya
tutulu durumda bulundurulması;
2. Yakalanan her kişiye, yakalama nedenleri ve kendisine yöneltilen her
türlü suçlama en kısa zamanda ve anladığı bir dille bildirilir.
3. Bu maddenin 1.c fıkrasında öngörülen koşullar uyarınca yakalanan
335 İnsan Hakları ve Ana Hürriyetlerin Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi
veya tutulu durumda bulunan herkes hemen bir yargıç veya adli görev
yapmaya yasayla yetkili kılınmış diğer bir görevli önüne çıkarılır;
kendisinin makul bir süre içinde yargılanmaya veya adli kovuşturma
sırasında serbest bırakılmaya hakkı vardır. Salıverilme, ilgilinin
duruşmada hazır bulunmasını sağlayacak bir teminata bağlanabilir.
4. Yakalama veya tutuklu durumda bulunma nedeniyle özgürlüğünden
yoksun kılınan herkes, özgürlük kısıtlamasının yasaya uygunluğu
hakkında kısa bir süre içinde karar vermesi ve yasaya aykırı görülmesi halinde
kendisini serbest bırakması için bir mahkemeye başvurma hakkına sahiptir.
5. Bu madde hükümlerine aykırı olarak yapılmış bir yakalama veya tutulu
kalma işleminin mağduru olan herkesin tazminat istemeye hakkı vardır.
Madde 6 - Adil yargılanma hakkı
1. Herkes, gerek medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili nizalar, gerek
cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamalar konusunda karar verecek
olan, yasayla kurulmuş bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından
davasının makul bir süre içinde, hakkaniyete uygun ve açık olarak
görülmesini istemek hakkına sahiptir. Hüküm açık oturumda verilir;
ancak, demokratik bir toplumda genel ahlak, kamu düzeni ve ulusal
güvenlik yararına, küçüklerin korunması veya davaya taraf olanların özel
hayatlarının gizliliği gerektirdiğinde veya davanın açık oturumda
görülmesinin adaletin selametine zarar verebileceği bazı özel durumlarda,
mahkemenin zorunlu göreceği ölçüde, duruşmalar dava süresince
tamamen veya kısmen basına ve dinleyicilere kapalı olarak sürdürülebilir.
2. Bir suç ile itham edilen herkes, suçluluğu yasal olarak sabit oluncaya
kadar suçsuz sayılır.
3. Her sanık en azından aşağıdaki haklara sahiptir:
a) Kendisine yöneltilen suçlamanın niteliği ve nedeninden en kısa
zamanda, anladığı bir dille ve ayrıntılı olarak haberdar edilmek;
b) Savunmasını hazırlamak için gerekli zamana ve kolaylıklara sahip
olmak;
c) Kendi kendini savunmak veya kendi seçeceği bir savunmacının
yardımından yararlanmak ve eğer savunmacı tutmak için mali
olanaklardan yoksun bulunuyor ve adaletin selameti gerektiriyorsa,
mahkemece görevlendirilecek bir avukatın para ödemeksizin yardımından
yararlanabilmek;
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu 336
d) İddia tanıklarını sorguya çekmek veya çektirmek, savunma
tanıklarının da iddia tanıklarıyla aynı koşullar altında çağrılmasının ve
dinlenmesinin sağlanmasını istemek;
e) Duruşmada kullanılan dili anlamadığı veya konuşmadığı takdirde bir
tercümanın yardımından para ödemeksizin yararlanmak.
Madde 7 - Cezaların yasallığı
1. Hiç kimse, işlendiği zaman ulusal ve uluslararası hukuka göre bir suç
sayılmayan bir fiil veya ihmalden dolayı mahkum edilemez. Yine hiç
kimseye, suçun işlendiği sırada uygulanabilecek olan cezadan daha ağır
bir ceza verilemez.
2. Bu madde, işlendiği zaman uygar uluslar tarafından tanınan genel
hukuk ilkelerine göre suç sayılan bir fiil veya ihmal ile suçlanan bir
kimsenin yargılanmasına ve cezalandırılmasına engel değildir.
Madde 8 - Özel hayatın ve aile hayatının korunması
1. Herkes özel ve aile hayatına, konutuna ve haberleşmesine saygı
gösterilmesi hakkına sahiptir.
2. Bu hakkın kullanılmasına bir kamu otoritesinin müdahalesi, ancak
ulusal güvenlik, kamu güvenliği, ülkenin ekonomik refahı, dirlik ve
düzenin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya ahlakın
veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması için, demokratik bir
toplumda, zorunlu olan ölçüde ve yasayla öngörülmüş olmak koşuluyla
söz konusu olabilir.
Madde 9 - Düşünce, vicdan ve din özgürlüğü
1. Herkes düşünce, vicdan ve din özgürlüğüne sahiptir. Bu hak, din
veya inanç değiştirme özgürlüğü ile tek başına veya topluca, açıkça veya
özel tarzda ibadet, öğretim, uygulama ve ayin yapma suretiyle dinini veya
inancını açıklama özgürlüğünü de içerir.
2. Din veya inancını açıklama özgürlüğü, ancak kamu güvenliğinin,
kamu düzeninin, genel sağlığın veya ahlakın ya da başkalarının hak ve
özgürlüklerinin korunması için demokratik bir toplumda zorunlu
tedbirlerle ve yasayla sınırlanabilir.
Madde 10 - İfade özgürlüğü
1. Herkes görüşlerini açıklama ve anlatım özgürlüğüne sahiptir. Bu
hak, kanaat özgürlüğü ile kamu otoritelerinin müdahalesi ve ülke sınırları
337 İnsan Hakları ve Ana Hürriyetlerin Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi
söz konusu olmaksızın haber veya fikir almak ve vermek özgürlüğünü de
içerir. Bu madde, devletlerin radyo, televizyon ve sinema işletmelerini bir
izin rejimine bağlı tutmalarına engel değildir.
2. Kullanılması görev ve sorumluluk yükleyen bu özgürlükler,
demokratik bir toplumda, zorunlu tedbirler niteliğinde olarak, ulusal
güvenliğin, toprak bütünlüğünün veya kamu emniyetinin korunması,
kamu düzeninin sağlanması ve suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya
ahlakın, başkalarının şöhret ve haklarının korunması veya yargı gücünün
otorite ve tarafsızlığının sağlanması için yasayla öngörülen bazı biçim
koşullarına, sınırlamalara ve yaptırımlara bağlanabilir.
Madde 11 - Dernek kurma ve toplantı özgürlüğü
1. Herkes asayişi bozmayan toplantılar yapmak, dernek kurmak, ayrıca
çıkarlarını korumak için başkalarıyla birlikte sendikalar kurmak ve
sendikalara katılmak haklarına sahiptir.
2. Bu hakların kullanılması, demokratik bir toplumda, zorunlu tedbirler
niteliğinde olarak, ulusal güvenliğin, kamu emniyetinin korunması, kamu
düzeninin sağlanması ve suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya
ahlakın veya başlarının hak ve özgürlüklerinin korunması amaçlarıyla ve
ancak yasayla sınırlanabilir. Bu madde, bu hakların kullanılmasında silahlı
kuvvetler, kolluk mensupları veya devletin idare mekanizmasında görevli
olanlar hakkında meşru sınırlamalar konmasına engel değildir.
Madde 12 - Evlenme hakkı
Evlenme çağına gelen erkek ve kadın, bu hakkın kullanılmasını
düzenleyen ulusal yasalar uyarınca evlenmek ve aile kurmak hakkına
sahiptir.
Madde 13 - Etkili başvuru hakkı
Bu Sözleşme’de tanınmış olan hak ve özgürlükleri ihlal edilen herkes,
ihlal fiili resmi görev yapan kimseler tarafından bu sıfatlarına dayanılarak
yapılmış da olsa, ulusal bir makama etkili bir başvuru yapabilme hakkına
sahiptir.
Madde 14 - Ayırımcılık yasağı
Bu Sözleşme’de tanınan hak ve özgürlüklerden yararlanma, cinsiyet,
ırk, renk, dil, din, siyasal veya diğer kanaatler, ulusal veya sosyal köken,
ulusal bir azınlığa mensupluk, servet, doğum veya herhangi başka bir
durum bakımından hiçbir ayırımcılık yapılmadan sağlanır.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu 338
Madde 15 - Olağanüstü hallerde askıya alma
1. Savaş veya ulusun varlığını tehdit eden başka bir genel tehlike
halinde her Yüksek Sözleşmeci Taraf, ancak durumun gerektirdiği ölçüde
ve uluslararası hukuktan doğan başka yükümlülüklere ters düşmemek
koşuluyla ve Sözleşme’de öngörülen yükümlülüklere aykırı tedbirler
alabilir.
2. Yukarıdaki hüküm, meşru savaş fiilleri sonucunda meydana gelen
ölüm hali dışında, 2. madde ile 3. ve 4. maddeler (fıkra 1) ve 7. maddeyi
hiçbir suretle ihlale mezun kılmaz.
3. Bu maddeye göre aykırı tedbirler alma hakkını kullanan her Yüksek
Sözleşmeci Taraf, alınan tedbirler ve bunları gerektiren nedenler hakkında
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne tam bilgi verir. Bu Yüksek
Sözleşmeci Taraf, sözü geçen tedbirlerin yürürlükten kalktığı tarihi de
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne bildirir.
Madde 16 - Yabancıların siyasal etkinliklerinin kısıtlanması
10, 11 ve 14. maddelerin hiçbir hükmü, Yüksek Sözleşmeci Tarafların
yabancıların siyasal etkinliklerini sınırlamalarına engel sayılmaz.
Madde 17 - Hakların Kötüye Kullanımının Yasaklanması
Bu Sözleşme hükümlerinden hiçbiri, bir devlete, topluluğa veya kişiye,
Sözleşme’de tanınan hak ve özgürlüklerin yok edilmesine veya burada
öngörüldüğünden daha geniş ölçüde sınırlamalara uğratılmasına yönelik
bir etkinliğe girişme ya da eylemde bulunma hakkını sağlar biçimde
yorumlanamaz.
Madde 18 - Hakların kısıtlanmasının sınırları
Bu Sözleşme hükümleri gereğince, sözü edilen hak ve özgürlüklere
getirilen sınırlamalar ancak öngörülen amaçlar için uygulanabilir.
Bölüm II - Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi
Madde 19 - Mahkeme’nin kuruluşu
Bu Sözleşme ve Protokollarına, Yüksek Sözleşmeci Taraflarca kabul
edilen yükümlülüklere uyulmasını sağlamak için; aşağıda “Mahkeme”
olarak anılacak bir Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kurulur. Mahkeme
devamlı görev yapar.
Madde 20 - Yargıç sayısı
Mahkeme, Yüksek Sözleşmeci Taraflar sayısına eşit sayıda yargıçtan
oluşur.
339 İnsan Hakları ve Ana Hürriyetlerin Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi
Madde 21 - Görev için aranan koşullar
1. Yargıçlar üstün ahlaki vasıflara ve yüksek bir hukuki göreve atanmak
için gerekli niteliklere sahip veya ehliyetleriyle tanınmış hukukçu
olmalıdırlar.
2. Yargıçlar Mahkeme’ye kendi adlarına katılırlar.
3. Görev süreleri içerisinde, yargıçlar bağımsızlıkları, tarafsızlıkları ve
daimi görevin gerekleri ile bağdaşmayan herhangi bir görev
üstlenemezler; bu fıkranın uygulanmasından doğan sorunlar Mahkeme
tarafından karara bağlanır.
Madde 22 - Yargıçların seçimi
1. Yargıçlar, her Yüksek Sözleşmeci Taraf için, o Yüksek Sözleşmeci
Taraf tarafından gösterilen ve üç aday içeren bir liste üzerinden,
Parlamenterler Meclisi tarafından oy çokluğu ile seçilirler.
2. Yeni Yüksek Sözleşmeci Tarafların bu Sözleşme’ye katılmaları
halinde Mahkeme’yi tamamlamak ve boşalan üyelikleri doldurmak için
aynı usul izlenir.
Madde 23 - Görev süreleri
1. Yargıçlar altı yıl için seçilirler. Tekrar seçilmeleri mümkündür.
Bununla beraber ilk seçilen yargıçlardan yarısının görev süresi üç yıl
sonunda sona erecektir.
2. İlk üç yıllık sürenin sonunda görevleri sona erecek olan üyeler, ilk
seçimlerin yapılmasından hemen sonra, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri
tarafından kura çekmek suretiyle saptanır.
3. Yargıçların imkan ölçüsünde yarısının her üç yılda bir yenilenmesini
sağlamak için, Parlamenterler Meclisi bir sonraki seçime geçmeden önce
seçilecek yargıçlardan bir veya birkaçının görev süresinin veya sürelerinin
üç yıldan az veya dokuz yıldan çok olmamak şartı ile, altı yıl dışında bir
süre olmasına karar verebilir.
4. Birden fazla üyenin görev süresinin söz konusu olduğu durumlarda
ve Parlamenterler Meclisi’nin yukardaki fıkrayı uygulaması halinde,
görev sürelerinin üyelere dağılımı, Genel Sekreter’in, seçimden hemen
sonra yapacağı kura sonucu belirlenir.
5. Görev süresi bitmemiş bir yargıcın yerine seçilen yargıç, selefinin
görev süresini tamamlar.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu 340
6. Yargıçların görev süreleri 70 yaşında sona erer.
7. Yargıçlar, yerlerine başkası seçilinceye kadar görev yaparlar.
Yerlerine başkası seçildikten sora da kendilerine havale edilmiş olan
davalara bakmaya devam ederler.
Madde 24 - Görevden alınma
Bir yargıç ancak, artık gerekli koşulları taşımadığına ilişkin diğer
yargıçların üçte iki çoğunluk ile alacakları kararla görevden alınabilir.
Madde 25 - Yazı işleri ve hukukçular
Mahkeme’de, görev ve kuruluşu Mahkeme içtüzüğünde belirlenen bir
Yazı İşleri bulunur. Mahkeme’ye yazı işlerinde görevli hukukçular yardım eder.
Madde 26 - Mahkeme’nin genel kurul halinde toplanması
Genel Kurul halinde toplanan Mahkeme,
a) Üç yıllık bir süre için Başkanını ve bir veya iki Başkan Yardımcısını
seçer, bunların tekrar seçilmeleri mümkündür;
b) Belirli süreler için Daireler kurar;
c) Dairelerinin başkanlarını seçer, bunların tekrar seçilmeleri
mümkündür;
d) Mahkeme içtüzüğünü kabul eder;
e) Yazı işleri Müdürü ve bir veya birden fazla Müdür Yardımcısı seçer.
Madde 27 - Komite, Daireler ve Büyük Daire
1. Mahkeme, önüne gelen başvuruları incelemek üzere üç yargıçlı
Komiteler, yedi yargıçlı Daireler ve onyedi yargıçlı bir Büyük Daire
şeklinde toplanır. Mahkeme’nin Daireleri belirli bir süre için Komiteleri
oluşturur.
2. Başvuruya konu olan Taraf Devlet adına seçilmiş yargıç Daire ve
Büyük Dairede vazifeten yer alır; bu yargıcın yokluğunda veya katılması
mümkün olmayan durumlarda, anılan Devletin belirleyeceği bir kişi
yargıç sıfatıyla Daire ve Büyük Dairede yer alır.
3. Büyük Daire ayrıca Mahkeme Başkanı, Başkan Yardımcıları, Daire
Başkanları ve Mahkeme içtüzüğüne göre seçilecek diğer yargıçlardan
oluşur. 43. madde uyarınca Büyük Daireye sevk edilen başvuruların
incelenmesi sırasında, Daire Başkanı ve başvuruda konu edilen Devletin
yargıcı dışında, bu kararı veren Daire yargıçları Büyük Dairede yer alamazlar.
341 İnsan Hakları ve Ana Hürriyetlerin Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi
Madde 28 - Komitelerin kabul edilemezlik kararları
Bir Komite, 34. madde uyarınca yapılan kişisel başvurunun, daha fazla
incelemeyi gerektirmediği hallerde, oybirliği ile kabul edilemezliğine
veya kayıttan düşürülmesine karar verebilir. Bu karar kesindir.
Madde 29 - Dairelerin kabul edilebilirlik ve esasa ilişkin kararları
1. 28. madde çerçevesinde karar verilmediği takdirde, bir Daire, 34.
madde uyarınca yapılan kişisel başvuruların kabul edilebilirliği ve esası
hakkında karar verir.
2. Bir Daire, 33. madde uyarınca yapılan devlet başvurularının kabul
edilebilirliği ve esası hakkında karar verir.
3. Mahkeme’nin istisnai hallerde, aksine kararları hariç, kabul
edilebilirlik konusundaki kararları ayrı olarak alınır.
Madde 30 - Yargılanmanın Büyük Daireye gönderilmesi
Daire önünde görülen dava, işbu Sözleşmenin ve Protokollarının
yorumu konusunda ciddi sorunlar doğuruyorsa ya da sorunun çözümü
Mahkeme tarafından önceden verilmiş bir karar ile çelişkili olacak ise,
Daire, hüküm vermediği süre içerisinde, taraflar itiraz etmedikçe, yargı
yetkisinden Büyük Daire lehine vazgeçebilir.
Madde 31 - Büyük Dairenin yetkileri
Büyük Daire;
1. Daireler tarafından 30. madde uyarınca kendisine gönderilen veya
43. madde uyarınca önüne gelen, 33. veya 34. maddeler uyarınca yapılan
başvuruları ve,
2. 47.maddede öngörülen görüş bildirme taleplerini inceler.
Madde 32 - Mahkeme’nin yargı yetkisi
1. Mahkeme’nin yargı yetkisi, 33., 34. ve 37. maddeler uyarınca
kendisine intikal eden, işbu Sözleşmenin ve Protokollarının yorumu ve
uygulanmasına ilişkin tüm konuları kapsar.
2. Mahkeme’nin yargı yetkisinin olup olmadığı hakkında ihtilaf
durumunda, karar Mahkeme’ye aittir.
Madde 33 Devlet başvuruları
Her Yüksek Sözleşmeci Taraf işbu Sözleşme ve protokolları
hükümlerine vaki ve kendisinin diğer Yüksek Sözleşmeci Tarafa isnat
edilebileceğine kanaat getirdiği herhangi bir ihlalden dolayı Mahkeme’ye
başvurabilir.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu 342
Madde 34 - Kişisel başvurular
İşbu Sözleşme ve Protokollarında tanınan hakların Yüksek Sözleşmeci
Taraflardan biri tarafından ihlalinden zarar gördüğü iddiasında bulunan
her gerçek kişi, hükümet dışı her kuruluş veya kişi grupları Mahkeme’ye
başvurabilir. Yüksek Sözleşmeci Taraflar bu hakkın etkin bir şekilde
kullanılmasına hiçbir suretle engel olmamayı taahhüt ederler.
Madde 35 - Kabul edilebilirlik koşulları
1. Uluslararası Hukukun genel olarak kabul edilen prensiplerine göre,
ancak iç hukuk yollarının tüketilmesinden sonra ve kesin karardan itibaren
altı aylık süre içinde Mahkeme’ye başvurulabilir.
2. Mahkeme, 34. madde uyarınca sunulan herhangi bir kişisel
başvuruyu aşağıdaki hallerde kabul etmez:
a) Başvuru imzasız ise veya;
b) Başvuru Mahkeme tarafından daha önce incelenmiş veya
uluslararası diğer bir soruşturma veya çözüm merciine sunulmuş başka bir
başvurunun konusuyla esas itibariyle aynı ise ve yeni olaylar içermiyorsa.
3. Mahkeme, 34. madde uyarınca sunulan herhangi bir kişisel
başvuruyu işbu Sözleşme ve Protokolları hükümleri dışında kalmış, açıkça
dayanaktan yoksun veya başvuru hakkının suiistimali mahiyetinde telakki
ettiği takdirde, kabul edilemez bulur.
4. Mahkeme işbu maddeye göre kabul edilemez bulduğu her başvuruyu
reddeder. Yargılamanın her aşamasında bu karar verilebilir.
Madde 36 - Üçüncü tarafın müdahalesi
1. Daire ve Büyük Daire önündeki tüm davalarda, vatandaşlarından
birinin başvuran taraf olması halinde, Yüksek Sözleşmeci Tarafın yazılı
görüş sunma ve duruşmalarda bulunma hakkı vardır.
2. Mahkeme Başkanı, adaletin doğru sağlanabilmesi amacıyla,
yargılamada taraf olmayan herhangi bir Yüksek Sözleşmeci Tarafı yazılı
görüş sunma veya duruşmalarda taraf olmaya davet edebilir.
Madde 37 - Başvurunun kayıttan düşmesi
1. Yargılamanın herhangi bir aşamasında, Mahkeme, aşağıdaki
sonuçlara varılması halinde başvurunun kayıttan düşürülmesine karar
verebilir.
a) Başvuru sahibi başvurusunu takip etme niyetinde değilse veya;
343 İnsan Hakları ve Ana Hürriyetlerin Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi
b) Sorun çözümlenmişse veya;
c) Başka herhangi bir nedenden ötürü, başvurunun incelenmesine
devam edilmesi hususunda artık haklı bir gerekçe görmezse.
Ancak işbu Sözleşme ve Protokollarında tanımlanan insan haklarına
riayet gerektiriyorsa, Mahkeme başvurunun incelenmesine devam eder.
2. Mahkeme, koşulların haklı kıldığı kanısına varırsa, bir başvurunun
eski haline döndürülmesini kararlaştırabilir.
Madde 38 - Davanın incelenmesi ve dostane çözüm süreci
1. Mahkeme, kendisine gelen başvuruyu kabul edilebilir bulduğu
takdirde,
a) olayları saptamak amacıyla, tarafların temsilcileriyle birlikte
başvuruyu incelemeye devam eder ve gerekirse, ilgili Devletlerin,
etkinliği için gerekli tüm kolaylıkları sağlayacakları bir soruşturma
yapacaktır;
b) İşbu Sözleşme ve Protokollarında tanımlanan şekliyle İnsan
Haklarına saygı esasından hareketle, davanın dostane bir çözüm ile
sonuçlandırılması için ilgili taraflara hizmet sunmaya hazır olacaktır.
2. “1.b” hükümlerine göre yürütülen süreç gizlidir.
Madde 39 - Dostane Çözüme Varılması
Dostane çözüme varılırsa, Mahkeme olaylarla ve varılan çözümle
sınırlı kısa açıklamayı içeren bir karar vererek başvuruyu kayıttan düşürür.
Madde 40 - Duruşmaların kamuya açık olması ve belgelere ulaşabilme
1. Mahkeme istisnai durumlarda aksini kararlaştırmadıkça, duruşmalar
kamuya açıktır.
2. Mahkeme Başkanı aksine karar vermedikçe, Yazı İşleri Müdürüne
emanet edilen belgeler kamuya açıktır.
Madde 41 - Hakkaniyete uygun tatmin
Mahkeme işbu Sözleşme ve Protokollarının ihlal edildiğine karar
verirse ve ilgili Yüksek Sözleşmeci Tarafın iç hukuku bu ihlali ancak
kısmen telafi edebiliyorsa, Mahkeme, gerektiği takdirde, hakkaniyete
uygun bir surette, zarar gören tarafın tatminine hükmeder.
Madde 42 - Dairelerin kararları
Dairelerin kararları, 44. maddenin 2. fıkrası hükümleri uyarınca kesinleşir.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu 344
Madde 43 - Büyük Daireye gönderme
1. Bir Daire kararının verildiği tarihten itibaren üç ay içerisinde, dava
taraflarından her biri, istisnai durumlarda, davanın Büyük Daireye
gönderilmesini isteyebilir.
2. Büyük Daire bünyesinde beş yargıçtan oluşan bir kurul, dava
Sözleşme ve Protokollarının yorumuna ya da uygulanmasına ilişkin ciddi
bir sorun doğuruyorsa ya da genel nitelikli ciddi bir konu teşkil ediyorsa,
istemi kabul eder.
3. Kurul istemi kabul ederse, Büyük Daire bir hüküm ile davayı
sonuçlandırır.
Madde 44 - Kesin hükümler
1. Büyük Dairenin kararı kesindir.
2. Bir Dairenin kararı aşağıdaki durumlarda kesinleşir:
a) Taraflar davanın Büyük Daireye gönderilmesini istemediklerini
beyan ederlerse veya;
b) Karardan sonraki üç ay içerisinde davanın Büyük Daireye
gönderilmesi istenmezse veya;
c) Kurul 43. maddede öngörülen istemi reddederse.
3. Kesin karar yayınlanır.
Madde 45 - Hükümlerin ve kararların gerekçeli olması
1. Hükümler, başvuruların kabul edilebilirliğine veya kabul
edilemezliğine ilişkin kararlar gerekçelidir.
2. Hüküm, tamamen veya kısmen yargıçların oybirliğini içermediği
takdirde, her yargıç kendi ayrı görüşünü belirtmek hakkına sahiptir.
Madde 46 - Kararların bağlayıcılığı ve uygulanması
1. Yüksek Sözleşmeci Taraflar, taraf oldukları davalarda Mahkeme’nin
kesinleşmiş kararlarına uymayı taahhüt ederler.
2. Mahkeme’nin kesinleşmiş kararı, kararın uygulanmasını
denetleyecek olan Bakanlar Komitesi’ne gönderilir.
Madde 47 - Görüş bildirme
1. Mahkeme, Bakanlar Komitesi’nin istemi üzerine, Sözleşme ve
345 İnsan Hakları ve Ana Hürriyetlerin Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi
Protokollarının yorumlanması ile ilgili hukuki meseleler üzerinde görüş
bildirebilir.
2. Ancak, bu görüşler, ne Sözleşme’nin 1. bölümünde ve
Protokollarında belirlenen hak ve özgürlüklerin içeriği veya kapsamı ile
ilgili sorunlara ne de Mahkeme veya Bakanlar Komitesi’nin Sözleşme’de
öngörülen bir başvuru sonucunda karara bağlamak durumunda
kalabileceği diğer sorunlara ilişkin bulunabilir.
3. Bakanlar Komitesi’nin Mahkeme’den görüş bildirme talep etmek
kararı Komiteye katılmak hakkına sahip temsilcilerin çoğunluğuyla alınır.
Madde 48 - Mahkeme’nin görüş bildirme yetkisi
Bakanlar Komitesi tarafından yapılan talebin, 47. maddede belirtilen
görüş bildirme yetkisine girip girmediğini Mahkeme kararlaştırır.
Madde 49 - Bildirilen görüşün gerekçeli olması
1. Mahkemenin verdiği görüş gerekçelidir.
2. Mütalaa, tamamen veya kısmen yargıçların oybirliğini içermediği
takdirde, her yargıç kendi ayrı görüşünü belirtmek hakkına sahiptir.
3. Mahkemenin mütalaası Bakanlar Komitesi’ne bildirilir.
Madde 50 - Mahkeme’nin masrafları
Mahkemenin masrafları, Avrupa Konseyi tarafından karşılanır.
Madde 51 - Yargıçların ayrıcalık ve dokunulmazlıkları
Yargıçlar, vazifelerinin ifasında Avrupa Konseyi Statüsünün 40.
maddesinde ve bu madde uyarınca akdedilen anlaşmalarda öngörülen
ayrıcalık ve dokunulmazlıklardan yararlanırlar.
Bölüm III - Çeşitli Hükümler
Bu Bölüm’ün maddeleri 11. Protokol’e uygun olarak yeniden
numaralandırılmıştır.
Madde 52 - Genel sekreter tarafından yapılan incelemeler
Her Yüksek Sözleşmeci Taraf, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’nin
istemesi üzerine, bu Sözleşme’nin bütün hükümlerinin fiilen
uygulanmasının kendi iç hukukunca nasıl sağlandığı konusunda
açıklamalarda bulunur.
Madde 53 - Tanınan insan haklarının korunması
Bu Sözleşme hükümlerinden hiçbiri, herhangi bir Yüksek Sözleşmeci
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu 346
Tarafın yasalarına ve onun taraf olduğu başka bir Sözleşmeye göre
tanınabilecek insan haklarını ve temel özgürlüklerini sınırlayamaz ya da
onlara aykırı düşecek şekilde yorumlanamaz.
Madde 54 - Bakanlar Komitesi’nin yetkileri
Bu Sözleşme’nin hiçbir hükmü, Avrupa Konseyi Statüsü’nün Bakanlar
Komitesi’ne tanıdığı yetkileri olumsuz yönde etkilemez.
Madde 55 - Diğer çözüm yollarının dışlanması
Yüksek Sözleşmeci Taraflar, bu Sözleşme’nin yorum veya
uygulamasından doğan bir anlaşmazlığı, başvuru yoluyla bu Sözleşme’de
öngörülenlerin dışında bir çözüme bağlamak hususunda aralarında mevcut
anlaşma, sözleşme veya bildirilerden, özel uzlaşma halleri dışında
yararlanmaktan karşılıklı olarak vazgeçmeyi kabul ederler.
Madde 56 - Ülkesel uygulama
1. Her devlet, onaylama sırasında veya daha sonra herhangi bir
zamanda, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne göndereceği bir bildirimle
bu Sözleşme’nin, uluslararası ilişkilerinden sorumlu bulduğu bütün
ülkelere veya bunlardan herhangi birine, işbu maddenin 4. fıkrası saklı
kalmak kaydıyla, uygulanacağını beyan edebilir.
2. Sözleşme, bildirimde belirtilen ülke veya ülkelerde, Avrupa Konseyi
Genel Sekreteri’nin bu bildirimi aldığı tarihten itibaren otuz gün sonra
uygulamaya konur.
3. Bu Sözleşme’nin hükümleri sözü geçen ülkelerde yerel şartlar
dikkate alınarak uygulanır.
4. Bu maddenin birinci fıkrası uyarınca bildirimde bulunmuş olan her
devlet, sonradan herhangi bir zamanda, bildiriminde belirtmiş olduğu ülke
veya ülkelerdeki gerçek kişilerin, hükümet dışı kuruluşların veya kişi
gruplarının başvuruları konusunda bu Sözleşme’nin 34. maddesine uygun
olarak Mahkeme’nin yetkisini kabul ettiğini beyan edebilir.
Madde 57 - Çekinceler
1. Bu Sözleşme’nin imzası ve onaylama belgesinin sunulması sırasında
her devlet, Sözleşme’nin belirli bir hükmü hakkında, o sırada kendi
ülkesinde yürürlükte olan bir yasanın bu hükme uygun olmaması
ölçüsünde bir çekince kaydı koyabilir. Bu madde genel nitelikte çekinceler
konmasına izin vermez.
347 İnsan Hakları ve Ana Hürriyetlerin Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi
2. Bu maddeye uygun olarak konulacak her çekince, sözü edilen
yasanın kısa bir açıklamasını içerir.
Madde 58 - Feshi İhbar
1. Bir Yüksek Sözleşmeci Taraf, bu Sözleşme’yi ancak Sözleşme’ye
taraf olduğu tarihten itibaren geçecek beş yıllık bir süre sonunda ve
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne altı ay önceden haber verilecek bir
ihbarla feshedebilir. Genel Sekreter bunu, diğer Yüksek Sözleşmeci
Taraflara bildirilir.
2. Bu fesih işlemi, feshin geçerli sayıldığı tarihten önce işlenmiş ve
yükümlülüklerin ihlali niteliğinde sayılabilecek olan bir fiil dolayısıyla,
ilgili Yüksek Sözleşmeci Tarafın bu Sözleşme’den doğan
yükümlülüklerinden kurtulması sonucunu doğurmaz.
3. Aynı şartlarla, Avrupa Konseyi üyeliğinden çıkan her Yüksek
Sözleşmeci Taraf, bu Sözleşme’ye de taraf olmaktan çıkar.
4. Sözleşme, 56 ncı madde gereğince uygulanacağı beyan edilmiş olan
ülkelerle ilgili olarak, yukarıdaki fıkraların hükümleri uyarınca
feshedilebilir.
Madde 59 - İmza ve onay
1. Bu Sözleşme, Avrupa Konseyi üyelerinin imzalarına açıktır.
Sözleşme onaylanacaktır. Onaylama belgeleri Avrupa Konseyi Genel
Sekreteri’ne verilecektir.
2. Bu Sözleşme, on onaylama belgesinin verilmesinden sonra yürürlüğe
girecektir.
3. Sözleşmeyi daha sonra onaylayacak olan imzacılar için Sözleşme,
onaylama belgesinin verilmesinden itibaren yürürlüğe girecektir.
4. Avrupa Konseyi Genel Sekreteri, Sözleşme’nin yürürlüğe girdiğini,
Sözleşme’yi onaylayan Yüksek Sözleşmeci Tarafların adlarını ve daha
sonra gelecek olan onaylama belgelerinin verilişini bütün Avrupa Konseyi
üyelerine bildirecektir.
Bu Sözleşme, Avrupa Konseyi arşivlerinde saklanmak ve her iki metin
de aynı derecede geçerli olmak üzere Fransızca ve İngilizce tek bir nüsha
halinde 4 Kasım 1950’de Roma’da düzenlenmiştir. Genel Sekreter bunun
tasdikli örneklerini imza eden bütün devletlere gönderecektir.